Whatsapp Hattımız
Arama Yap

Tarihçe

Romalılardan bugüne kadar şifanın vazgeçilmez adresi, Ilgın Belediyesi Termal Tesislerine hepiniz davetlisiniz.

TARİHÇE

 

Romalılar zamanında "Tyriacum" adıyla bilinen Ilgın, Justinian (Greek: Φλάβιος Πέτρος Σαββάτιος Ιουστινιανός) devrinde başta Romalılar olmak üzere Bizanslılar, Selçuklular ve Osmanlılar tarafından işletilmiş Anadolunun ilk havuzlu hamamı olduğu bilinmektedir. Kaplıcanın olduğu bölge Selçuklular döneminde önemli pazar merkezlerinden biri olup, bölge insanı, alışverişin yanı sıra banyo ihtiyacını da burada gidermiştir.

 

Selçuklu Sultanı Alâeddin Keykubat (I.), Hz. Mevlâna, Osmanlı Sultanı IV. Murat, Evliya Çelebi, Kâtip Çelebi, Lala Mustafa Paşa ve Ilgın Manevraları sırasında Mustafa Kemal Atatürk’ün kaldığı dünyanın önemli kaplıcalarından biridir.

Evliya Çelebi Seyahatnamesinde Selçuklu Devleti Sultanlarından Alaeddin Keykubat’ın Gut(Nikris-Ayaksızısı ) hastalığına yakalanmasından dolayı yapılan tavsiye üzerine Ilgın Kaplıcasına geldiğini kaplıcada hastalığına şifa bulduğunu sağlıklı şifa dağıtan su olmasından dolayı var olan inşaatın üzerine bir kubbe yaptırdığını yazmaktadır. 

 

Gerek Süheyl Ünver ‘in gerekse Katip Çelebinin Cihanuma adlı eserinde belirtilen ve kaplıcanın Alaeddin Keykubat dönemine ait ilk kitabe bugün mevcut değildir. Kaybolduğu ileri sürülen ve daha sonra Gaffar Toysalgır tarafından bulunan kitabenin tercümesi şöyledir:

Kaplıcanın inşa ve tamirleri ile ilgili üç kitabe bulunmaktadır. Gaffar Totaysalgır tarafından bulunup, kopyası alınan 633/1235-36 tarihli birinci kitabede: “Buraya gelenlere ve su alanlara ! Bu temiz şifa yeri olan hamam, şahlar şahı yüce sultan, milletlerin efendisi, Arap ve Acem sultanlarının efendisi, dünyada Allah’ın gölgesi, din ve dünyayı yücelten, fetih sahibi, müminler emirinin delili olan Kılıçarslan’ın oğlu Keykubat’ın -Allah onun devletini ve yönetimini ebedi kılsın”- iktidarı zamanında 633 (H) senesinde, Allah’ın güçsüz ve rahmetine muhtaç kulu Cemaleddin yaptı” mealinde yazılı olduğu görülmektedir.

Evliya Çelebi Ilgın isminin şehrin batısında Selçuklu ve beylikler döneminde( Ab-ı Germ ) diye bilinen ılıcadan geldiğini bildirmektedir. Katip Çelebi Cihannuma adlı eserinde Selçuklu Sultanı Alaeddin Keykubat tarafından kaplıcanın kagir kubbe ve içindeki havuza iki mevziden aslan ağızlı lülelerden su akan hamam bina ettirdiğini söylemektedir.Hammer’in eserine göre Sultan Murat 1638 de Bağdat’ a giderken kaplıca önünde otağını kurduğu ve burada bir saray inşa ettirdiği belirtilmektedir.Yapılan kazılarda ve burada ortaya çıkarılan ardıç kazıklı temellerin 2. Murat’ın yaptırdığı saray temelleri olduğu ileri sürülmektedir. Böylece kaplıca geçmişi ile günümüze kadar bazı değişikliklere uğradığını göstermektedir.Özellikle bunlardan kadınlar kısmındaki soğuk su havuzunun yenilendiği ve kubbe altındaki soyunma yerlerinin değiştirildiği ayrıca sıcak su bölümünde bulunan havuzunda yenilendiği anlaşılmaktadır.

Deprem ve savaş gibi sebeplerle yıkılan hamam, 1267 yılında Sultan III. Gıyaseddin Keyhüsrev zamanında, Sahip Ata Fahrettin Ali tarafından Mimar Kaluyan el-Konevi'ye inşâ ettirilmiştir. Kadınlar bölümünün giriş kapısı üzerindeki dilimli iki kemer içindeki kitabe, celi sülüs hatlı ve 666/1267 tarihlidir.